4.6.11

İki Kadın Bir Adam - İkinci Bölüm


Ertesi gün sabah 10 gibi kapım çaldı. Gelen Sami. Çok şık giyinmiş.
-Hadi abi gidiyoruz.
-Nereye?
-Seren’in çalıştığı eczaneye.
Hazırlandım ve çıktık. Eczane çok uzakta değildi yürüyerek gittik. Sami yol boyunca kendi kendine bir şeyler mırıldandı. Eczanenin önünde durduk. Hala bir şeyler mırıldanıyor, ellerini ovuşturuyordu. Yüzü heyecandan bembeyaz kesilmişti.
-Sami!
-E-evet a-abi.
-Hadi git ne konuşacaksan konuş.
-T-tamam.
Sami içeri girdi. Biraz ortalıkta dolandıktan sonra tezgahın bir ucuna gitti. Seren de o tarafa geldi. Sami ellerini ovuştura ovuştura kafası öne eğik bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. Bayıldı bayılacak. Dikkat ettim, Seren hiç kızmış sinirlenmiş gibi durmuyordu. Hatta hafif bir tebessüm vardı yüzünde. Neden sonra Sami dışarı çıktı.
-Ne oldu? Dedim.
-Burası tamam abi. Şimdi Esra’yı görmeye gidiyoruz.
-Nasıl tamam ya? Ne söyledin kıza?
-Boş ver abi hadi gidelim.
Esra da yakında bir kuafördeydi. Sami yol boyunca mırıldanmaya devam etti. Kuaföre geldik. Sami hemen içeriye daldı. Herhalde heyecanı üzerinden atmıştı. Derhal Esra'nın oturduğu koltuğa yöneldi. Kendinden daha emindi. Bu sefer konuşma daha kısa sürdü Sami’nin hareketleri de daha rahattı. Dışarı çıktı.
-Tahmin ettiğim gibi bu daha kolay oldu. Dedi.
-Eee ne oldu tamam mı şimdi? İki kız da sevgilin mi şimdi?
-Hayır abi, o kadar kolay olur mu hiç.
-E ne konuştun peki?
-İkisini de aynı anda şık bir restoranda yemeğe davet ettim. Esra böyle şeylere alışkın olduğu için rahattım. Seren daha mutaassıp, o yüzden zorlanırım sandım ama o kadar da zor olmadı.
-Ne zaman buluşacaksınız?
-Yarın akşam 9’da.
Ne yapmaya çalışıyordu hiç bilmiyorum ama git gide daha da heyecanlı olmaya başlamıştı. Ne yapacağını soracaktım ama çok acelesi olduğunu söyleyip kaçtı. Giderken arkasından bağırıp gidecekleri restoranı öğrendim. Sami’ye destek olmak için ben de orada olmalıyım. Ayrıca merakımı da gidermem lazım.

Hiç yorum yok: