21.11.11

KARGA
Âdemoğlu olarak sevmediğimiz bir hayvandır karga. Birçok kültürde karanlık bir yere sahiptir. Karga kelimesi etimolojik olarak “kara kuş” tamlamasından gelmektedir. Gerek görüntüsü, gerek sesi insanda itici ve kötücül bir hava uyandırmaktadır.

Peki, bu hayvanın sırrı nedir?
 Çocukluğumuzdan itibaren kargalar ile ilgili hikâyeler duyarız. La Fontaine bile ne kadar sevmezmiş ki kargayı, hikâyede nevalesini (ağzındaki peyniri) tilkiye kaptırmıştır. Hâlbuki karga dediğimiz hayvan, kurnaz bildiğimiz tilkiden daha zekidir. Hatta alet kullanımı açısından maymunlardan daha büyük beceri göstermişlerdir ki bununla ilgili youtube’da ufak bir araştırmayla enteresan videolara rastlayabilirsiniz (Tool-Making Crows).

Cevizleri yüksekten atıp kırmak, daha çetin cevizleri otoyola bırakarak arabaların ezmelerini sağlamak gibi meziyetleri vardır. Ayrıca kendilerini tütsülerler. Üzerlerinde asalsak olarak yaşayan böcek ve mikroorganizmalardan kurtulmak için dumanı tüten bir bacanın üzerine tünerler. Duman bütün vücutlarını sarar ve yaşayan canlıların ölmesini sağlar. Birbirleriyle haberleşmeleri çoğu diğer hayvana göre daha etkindir. Nişan alınan bir karganın diğer bir karga tarafından uyarılıp kaçması görülmüş vakalardandır. Ayrıca kincidirler ve hafızaları kuvvetlidir. İstemeden de olsa, bir kargaya zarar verdikten ya da öldürdükten sonra, diğer kargaların tacizine maruz kalmış çok insan vardır. Hatta bu tacizi yıllar boyu çekip, karga tarafından takip ediliyorum şikâyetiyle polise giden insanlar mevcuttur.

Karganın bu özellikleri tarih boyunca insanları etkilemiş ve onları hikâyelerinde, masallarında kullanmaya itmiştir. Ölümün ve hastalıkların sembolüdür. Kargalar için 'Tanrının planının bir kusuru varsa, o kusur bu kuşlar olmalıdır' denir. Shakespeare, Macbeth'de der ki; 'Kuzgun sesiyle kötülüğün kapılarını açar' ve Othello'da 'Kuzgun hastalık dolu evin üzerinde dolanır', demiştir. İkisinde de kuzgun, kötülüğün imzasını bağırır. Kuran’da ilk cinayetten sonra ölen kişinin nasıl gömüleceğinin, bir karga tarafından gösterildiği anlatılmıştır.  “Derken, Allah, ona, yeri eşeleyerek kardeşinin cesedini nasıl gömeceğini gösteren bir karga gönderdi. "Bana yazıklar olsun" dedi. "Şu karga kadar olup da kardeşimin cesedini gömmekten aciz miyim?" Artık o, pişman olmuştu.”. Yunan mitolojisinde ise karga tanrılara eşlik eden bir arkadaş, bir sembol olarak yer alır. Bunun en önemli örneklerinden biri Tenedos'un koruyucusu Apollo ve siyaha dönüştürdüğü kargasıdır. Karga Tenedos'un koruyucu bilge tanrısı Apollo ile bütünleşmiştir. Fakat Apollo'yu mutsuz ettiği için cezalandırılacaktır. Apollo, Zeus'a vermek üzere kargadan bir kupa temiz su getirmesini ister. Karga su almaya giderken yolda üzeri meyve dolu bir incir ağacı görür ve görevini unutarak incirlerin olgunlaşmasını bekler. Günler geçer, karga tıka basa karnını doyurur ve geç kaldığı için Apollo'ya söyleyebileceği bir mazeret arar. Yolda bulduğu su yılanını alır ve geç kalmasından onun sorumlu olduğunu söyler. Apollo gerçekleri anlayabilecek kadar bilgedir ve kargayı bu yalanından dolayı ömür boyu susuzluk çekmesi için lanetler ve karganın bembeyaz rengini siyaha çevirir. Bu lanetinin kanıtı olarak da kargayı (Corvus), kupa (Crater) ve su yılanı (Hydra) ile beraber gökyüzüne yerleştirir ve takımyıldızlar isimlerini bu şekilde alır. İskandinav mitolojisinin bilge tanrısı Odin ise omuzlarının üzerinde oturan iki kargası ile beraber gezermiş. Mısır mitolojisinde ise tek eşli olmalarından ötürü sadakati sembolize ederler. Ben pek hoşlanmasam da kuzgunun ötüşü, Romalılarca “cras” Latince “gelecek” olarak anlaşılmış ve sonsuz umudun işareti olarak yorumlanmıştır.

Değişik bir özellikleri de, dişi mi yoksa erkek mi olduklarının dış görünüşlerinden anlaşılamaması, DNA testi gerektirmesidir. Ömürleri halk arasında 200-300 yıl civarında bilinmektedir. Hâlbuki bilinen en uzun süre yaşamış karga 40 sene yaşamış, ortalama ömürleri ise 17-20 sene arasındadır. Ancak insanlar üzerinde böyle bir intiba bırakabilmeleri etkileyici bir durumdur.

Bilim adamları, genel kanı olarak karakterlerinden ötürü kargalar üzerinde araştırma yapmayı tercih etmemişlerdir. Belki de onlar hakkında bildiklerimiz, diğer hayvanlara nispeten daha sınırlı olduğu için günümüzde bile taşıdıkları gizem, onları bazı çevreler tarafından çirkin bazıları tarafından ise ilgi çekici kılmaktadır.

Ancak kim ne derse desin karga hikâyelerde, masallarda ve efsanelerde olmazsa olmaz, bir rol üstlenmiş ve hakkını vermiştir. Şahsi düşüncemi merak ediyorsanız. Ben kargaları seviyorum.

Ve son olarak

Gururlu, sert havasına karakuşun alışınca
Hiçbir belirti kalmadı o hazin şaşkınlığımdan;
"Gerçi yolunmuş sorgucun" dedim, "ama korkmuyorsun
Gelmekten, kocamış Kuzgun, Gecelerin kıyısından;
Söyle, nasıl çağırırlar seni Ölüm kıyısından?"
                      Dedi Kuzgun: "Hiçbir zaman."

                                                                            Edgar Allan Poe

Hiç yorum yok: